09.06.2003

2003 Yılı Vehbi Koç Ödülü’nün sahibi “Açev”
 

6 dk

150 milyar lira ile Türkiye’nin en yüksek maddi katkı sağlayan ödülü olan Vehbi Koç
Ödülü’nün bu yılki sahibi Anne-Çocuk Eğitim Vakfı oldu.
Geçtiğimiz yıl ilki, kültür alanında, Türk Kültür hayatına yaptığı katkılardan dolayı
Topkapı Sarayı Müzesine verilen Vehbi Koç Ödülü bu yıl eğitim alanındaki katkı ve
çalışmalarından dolayı Anne Çocuk Eğitim Vakfı’na (AÇEV) verildi.
Vehbi Koç Ödülü, kurucusu Vehbi Koç’un ilke ve değerlerini yaşatmayı, Türk
insanının yaşam kalitesinin artırılmasına katkıda bulunan kişi ve kurumları teşvik
etmeyi ve başarıyı ödüllendirmeyi hedefliyor.
1969 yılında kurulan ve Türkiye’nin ilk ve en büyük özel vakfı olan Vehbi Koç Vakfının
misyonu doğrultusunda, her yıl eğitim, kültür ve sağlık alanlarından birinde,
Türkiye’nin ve Türk insanının yaşam kalitesine katkıda bulunan kişi ve kuruluşları
ödüllendirerek, bu alanlardaki çalışmaları yüreklendirmeyi amaçlayan Vehbi Koç
Ödülü, parasal boyutu ile de Türkiye’nin en yüksek değerdeki maddi ödülü olma
özelliğine sahip.
Bu yılki ödülün sahibi olan AÇEV ise, 1993 yılında kuruldu. AÇEV, öncelikle toplumun
gelişmesi için eğitimin şart olduğu bilinciyle, çocuk ve yetişkin eğitimine, özellikle de
erken çocukluk eğitimine yönelik hazırladığı eğitim programları ve uygulamaları ile
ülke genelinde etkin olarak çalışan bir sivil toplum kuruluşudur.
Seçici kurul tarafından, toplumsal fayda, özendiricilik, devlet görevine katkı, model
teşkil edebilme ve sayısal etki kriterleri baz alınarak, bu yıl eğitim alanında verilen
Vehbi Koç ödülüne layık görülen AÇEV, bugüne dek hazırladığı eğitim projeleri ile
geniş kitlelere ulaşmış ve 2003 yılında da Güneydoğu Eğitim Projesini başlatmıştır.
2002’de kültür, bu yıl ise eğitim alanında verilen Vehbi Koç Ödülü, gelecek yıl ise
sağlık alanında verilecek.
Detaylı bilgi için: www.vkv.org.tr
Sayın Suna Kıraç Konuşma Metni
Değerli Misafirler,
2003 “Vehbi Koç Ödül Töreni”ne hoşgeldiniz. Aranızda bulunamadığım için üzgünüm,
ancak gönlüm sizlerle ve babam Vehbi Koç’u bir kez daha hasretle anıyorum.
Vehbi Koç’un bizlere ve çalışanlarına bıraktığı en büyük servet, Koç ismi ve yüksek
değer ölçüleridir. Annemize ve babamıza, bizler ikinci kuşak olarak müteşekkiriz,
çünkü bizlere verici olmayı öğrettiler. Bu tarz büyümenin tadına doyum olmuyor.
Bizler de üçüncü kuşağı ona göre yönlendiriyoruz.
Vehbi Koç bizlerden biriydi, farklı yönü vizyonunun olması ve ömründen uzun
ideallerinin bulunmasıydı. Hayatı boyunca genç ve güncel kaldı. Yaşamının son
yıllarında, kendi adına verilecek Nobel benzeri uluslararası bir ödül hayal ediyordu.
Bizler evlatları olarak, uluslararası ödül yerine ülkemize yönelik bir ödül olmasını
önerdik. Her zaman olduğu gibi danıştı, bir çok görüş aldı ve ödülün ülkemize yönelik
olmasına karar verdi.
Vehbi Koç’un bizlere bir yerde vasiyeti olan bu ödül, “eğitim, sağlık ve kültür “
alanlarında ülkemizin kalkınmasına katkıda bulunan kişi ve kuruluşlara destek olmak,
teşvik etmek amacını taşıyor. İşte ilki geçen yıl verilen bu ödül, bu yıl yine ülkemiz
insanlarına katkıda bulunan bir başka kuruluşa veriliyor.
Bu vesileyle babamızın ruhunun şad olduğuna inanıyor, kendisini sevgi ve saygıyla
anıyorum. Vehbi Koç, başta hedef ve ilkeleri, Koç ismiyle kurduğu kurumlar, Vakıflar,
eğitimi ön plana almasıyla her zaman hatırlanacaktır. Ne mutlu bizlere, bu kubbede
arzu ettiği gibi kalıcı bir seda bıraktı
Suna KIRAÇ
Sayın Mustafa V. Koç’un Vehbi Koç Ödülü Toplantısı Açılış Konuşması
Değerli Misafirler,
Vehbi Koç ödüllerinin ikincisini vermek üzere düzenlenen törene hoşgeldiniz.
Davetimizi kabul ederek bu güzel anı bizlerle paylaştığınız için hepinize Vehbi Koç
Vakfı, Koç Ailesi ve şahsım adına teşekkür ediyorum.
Vehbi Bey, sadece iş alanında değil, aynı zamanda sosyal konularda da birçok
girişimi başlatan öncü bir kişiydi. Türkiye’nin gelişmesinin sadece ekonomik
başarılarla değil, aynı zamanda sosyal konularda da çağdaş seviyeleri yakalayarak
sağlanabileceğini düşünürdü.
Özellikle, eğitim, sağlik ve kültür konularında Türkiye’ye yön verecek örneklerin
oluşmasına önem verirdi. Ülkemizde örnek okullar, müzeler, sağlık kuruluşları ve sivil
toplum kuruluşları oluşturulmasına öncülük yaptı.
Kendisi, her konuda başkalarının deneyimlerinden ders almayı adet edinmişti. Aynı
zamanda kendi deneyimlerini de toplumla paylaşmak için kitaplar yazmıştı. Bilgiyi
paylaşmanın herkese ve her kuruma karşılıklı fayda sağladığını çok iyi bilirdi.
Bundan dolayı, kendisini anmanın, onun bir insan yaşamını aşan hayallerini
gerçekleştirmenin, etkili bir aracı olarak sağlığında çok arzu ettiği “Vehbi Koç
Ödülü”nü oluşturduk.
Türkiye’ye Eğitim, Sağlık ve Kültür konularında öncülük yapan, başarılı örnekler
sunan kişi ve kuruluşları ödüllendirerek toplumda bu konulardaki girişimleri
desteklemeyi hedefledik.
Türkiye’de yaşam kalitesini artirmaya yönelik çabaları cesaretlendirmek üzere
konulan Vehbi Koç Ödüllerinin ilkini, kültür konusunda geçen yıl Topkapı Sarayı
Müzesi almıştı.
Bu yılı Vehbi Koç Ödülü toplum yaşamına eğitim konusunda değer katan bir kuruluşa
verilecek.
Ödül Seçici Komitesine değerlendirmelerdeki katkıları için teşekkür ediyorum.
Vehbi Koç Vakfı’nın bu çok özel gününde bizlerle birlikte olduğunuz ve bu heyecanı
paylaştığınız için hepinize teşekkür ediyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.